Ofiste bulunmak, mesai saati içinde olmak ve masada oturmak her zaman çalışıyor olmak anlamına gelmiyor. Kimi zaman ekranda açık raporlara bakarken aklımız başka diyarlarda oluyor, kimi zaman elimize telefonu alıp akşam için arkadaşlarla program yapıyoruz. “Benim o masada otururken yaptığım tek şey şirketim için çalışmak, görevimi tam anlamıyla yerine getirmektir.” diyen varsa iddia ettiği diğer “gerçek”lerine de şüpheyle yaklaşmama sebep olur. Bu kişisel yorumumu destekleyen bir araştırma da geçtiğimiz aylarda Mozy desteğiyle İngiltere, Almanya, Fransa, ABD ve İrlanda’dan 1000 çalışanın katılımıyla yapıldı. Araştırmaya göre çalışanların mesai saati içinde yapmayı normal buldukları ilk 10 şey şu şekilde listeleniyor:

1- Doktora gitmek için erken çıkmak

2- Kişisel telefon görüşmeleri

3- Düzenli çay/kahve molaları

4- İş arkadaşlarıyla sohbet

5- Kişisel e-posta göndermek

6- Öğle molasını uzun tutmak

7- İnternet bankacılığı

8- Çocukların gösterisi için erken çıkmak

9- Fatura ödemesi yapmak

10- Müzik dinlemek

İşin güzel yanıysa artık yöneticilerin de bu tür işleri yapmayı normal görmeleri. ABD’deki yöneticilerin %48′i çalışanların öğle molalarını uzun tutmasını ve iş arkadaşlarıyla şakalaşmalarını normal karşılıyormuş. Türkiye’de oranın bundan çok daha düşük olduğu kolaylıkla tahmin edilebilir. Dilerim ki en yakın gelecekte böyle “modern” yöneticilerin sayısı artar. Zira Avrupa Yakası dizisindeki gibi sürekli ofiste “Çalışın çalışın” diyerek dolaşan bir patronun (evet ‘patron’ diyorum çünkü insan yönetmeyi bilmeyen kişileri ‘yönetici’ ünvanıyla tanımlamaya karşıyım.) yarattığı stres, zaten tüm gün bilgisayar başında, plaza atmosferinde psikolojisi bozulan çalışanları daha çok demotive etmekten başka bir şey getirmiyor. 

Bu noktada İnsan Kaynakları’na düşen de çalışanları sömürülecek, suyu çıkarılacak birer makine olarak gören ‘patron’ların bakış açısını değiştirmeye çalışmaktır. Evet, bizler İnsan Kaynakları süreçlerinde teorik olarak yer almayan bir de “Yönetici Yönetimi” görevini üstlenmeliyiz ki daha mutlu ve işini keyifle yapan çalışanlardan oluşan bir insan kaynağı yaratabilelim.

http://selinyetimoglu.com
/