Business News Daily‘nin yapmış olduğu ve 304 kişinin katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre, kurumunda rahatça siyaset konuşabilenler şirketlerine daha bağlı oluyorlar. Yani çalışan bağlılığının (örgütsel bağlılık) yepyeni bir kriteri daha bulundu!

Bu araştırmanın ABD’li bir şirket tarafından yapıldığı, Türkiye’deyse siyasetin şu ara pek gergin olduğu düşünülürse bizim kültürümüze genellemek çok doğru olmaz tabii ancak ABD’de bile bazı kurumlarda siyaset konuşmak kurallarla yasaklanmış.

Araştırmaya katılanların %40′ı kendisini yöneticisinin siyasi görüşünü benimsemek zorunda hissediyor. Toksik liderlik olarak adlandırılan bir mobbing türünü aklıma getirdi bu sonuç. Türkiye’de özellikle son zamanlarda muhafazakar kesimin inançlarını geçmişe göre daha özgürce yaşayabildiği günlerdeyiz. Siyaset ile dini inancın özellikle son dönemde paralel gittiğini gözlemliyorum. Bir 10 yıl öncesine kıyasla, “cumaya gitmek” artık daha göstererek yapılan bir eyleme dönüştü. Bu kesimden olan yöneticilerse astlarını da yanlarında görmek isteyebiliyor. Yöneticisi tarafından dışlanmak istemeyen, aksine sevilmek isteyen çalışansa normalde böyle bir ibadet yapmadığı halde her cuma öğle vaktinde tıpış tıpış camiye gidiyorsa buna “toksik liderlik yoluyla mobbing” diyor bu işin uzmanları.

Araştırmaya göre çalışanların %55′i ise iş arkadaşlarının siyasi görüşünü benimsemek zorunda hissediyormuş kendini. Sanırım sebep yine “kendini sevdirme” içgüdüsü ve ofis ortamında dışlanma korkusu.

http://selinyetimoglu.com/